23 Aralık 2025 Salı

Medeni Hal Değişikliği

 


Annem altmışından sonra kocayı boşamaya karar verdi. Aman evde bir bayram havası. Benim bayramım. Zil takıp oynayacağım neredeyse ama diğer tarafın unvanı “baba” olunca dizimi kırıp oturuyorum. Ben zaten sürekli iki taraf arasında pinpon topu misali gidip gelen bir zavallıyım. “Git annene söyle”, “Babana de ki”, “Haksız mıyım evladım sen söyle” Avukat olmalıymışım! Bizim evde duygularını söyleme ve yaşama özgürlüğü anne ve babama aittir. Ev iki kocaman egonun savaş alanıdır. Neyse neyse bitti işte. Annemin keyfi yerine gelsin diye boşanma partisi düzenliyorum. Elbette babamın haberi olmayacak! Aklımı peynir ekmekle yemedim. Şaşırmayın lütfen. Evlenirken eğleniyorsak, boşanırken de eğlenebiliriz. Sonuç olarak medeni hal değişikliği ikisi de.

Evlenirken yedi mahalleyi toplayıp düğün yapmak gelenek tabi. Herkes de güle oynaya gelir. Yemekler, halaylar,takılar… Ne diyeceğini de bilirsin. Mutluluk dilekleri, Allah bir yastıkta kocatsınlar, pek yakışmışsınızlar havada uçuşur.

Ya boşanırken? Ara ki bulasın bir âdem evladını. Çünkü tatsız, zor. Tarafların suratı sirke satıyor. Ağır bir yük. Birikmiş, düğüm olmuş sorunlar. Haklı insanlar gelmemekte. İşte bunu değiştiriyorum. Hatırlayın: Ben sorun çözücü olarak yetiştirildim.

Anneme kızlar arasında eğlence dedik kandırdık. Annemin yüzü yere bakar. Hayır hayır başı öne eğik olduğundan değil. Kaşları, göz kapakları, ağzının kenarı, yanakları hatta gıdısı sıvıymış da ayaklarına doğru akmak istiyormuş gibi.  Kapıdan da  bu memnuniyetsiz ifade ile girdi.  Kapının zor açıldığından şikâyet ediyordu. Üçüncü adımda otuz üç tane kusur saymıştı bile. İnsanlar Kızıldeniz gibi ikiye ayrılıp da mekânın ortasına yüksekçe bir tabureye  yerleştirdiğimiz babamın gülümseyen  devasa fotoğrafı ortaya çıkınca annem kısa bir an sustu. Nefesini tuttu. Onunla birlikte hepimiz tuttuk. Annem “Tüü Allah cezanı vermesin” ile başlayan yakası açılmadık küfürleri makineli gibi saydırınca hep birlikte fotoğrafı parçalayıp ortadan kaldırdık. Babama bunu asla yapmam! Konu annemin kocası. İkisini ayıralım lütfen.

Anneme alkolsüz kokteylini verip başköşeye oturttuk. Kendimi bildim bileli hayatımızda olan, anneme nasıl katlandığını asla anlayamadığım ama bunun için minnettar olduğum Nuran Teyze kısa bir konuşma yaptı. Annemin “o adama” katlanarak bir ömür tükettiğini, artık güzel günlerin geldiğini, kraliçeler gibi yaşamayı hak ettiğini söyledi. Alnından öperek altın rengi tacı, annemin gümüş saçlarına taktı. Herkes bunu bekliyormuş, ortaya atlayıp oynamaya, göbek atmaya başladılar.

Eğlence sürerken kraliçenin gözlerinin daldığını fark ettim. Hemen anlarım. Bunca yıllık annem. Kulağına fısıldadım: “Eğleniyor muyuz?” “Kız” dedi kolumdan beni kendine çekerek.  Ortam gürültülü.   “Bu akşam taze fasulye yapsak ya. Etsiz ama. Ben zeytinyağlı fasulyeye bayılırım. Bu mendebur yüzünden kırk yıldır zeytinyağlı fasulye yapmadım

Ah buna çok hazırlıksız yakalandım işte. “Yapalım anne 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder